“Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken güçlü bir Mersin, güçlü bir Türkiye istiyoruz. Kucaklaşan ama kutuplaşmayan bir Mersin istiyoruz”
“MESİAD OLARAK MERSİN’E DEĞER KATAN BÜTÜN PROJELERE TARAFIZ”
Mersin Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin ile Mersin’in gündemine dair röportaj gerçekleştirdik.
ÖZEL RÖPORTAJ / İMREN SARI
MESİAD Başkanı Hasan Engin: “Mersin Türkiye’nin prototipi. Yani küçük Türkiye’dir Mersin. Mersin demografik yapı, ekonomik yapı ve göçler olarak her konu da Türkiye’nin prototipidir. Mersin’de demokrasi, barış, huzur ve mutluluk varsa Türkiye’de vardır. İlimizi seviyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken Güçlü Mersin, Güçlü Türkiye istiyoruz. Kucaklaşan ama kutuplaşmayan bir Mersin istiyoruz. Biz MESİAD ailesi olarak ilimize katkı sağlayan her projeye, yenilikçi düşüncelere tarafız…”
– İlk olarak Mersin’in gündeminden düşmeyen ve merakla açılış tarihi beklenen havalimanı projesinden biraz bahsedelim? Şuan ne durumda?
Hasan Engin: Havalimanı çok uzun zamandan beri beklediğimiz bir proje. Havalimanı yetkililerinden aldığım bilgilere göre cephe kaplamaları yapılıyor şuan. Bağlantı yollarının asfaltlamaları yapılıyor. Üst yapıda birçok ataşmanın yapıldığını duyuyoruz. İki üç ay sonra kısmi açılışın yapılacağını umuyorum. Tabi büyük bir iş, büyük bir imalat. Yap-işlet-devret modeli ile yapılan bir iş. Bitince Çukurova Bölgesi’nin büyük bir havalimanına sahip olacağını biliyoruz. Tarsus’un ve bölgemizin de gelişeceğini bununla beraber biliyoruz. Turizmin, sanayinin, lojistiğin, ekonominin gelişeceğini biliyoruz. Ve dört gözle açılışını bekliyoruz.
– Mersin Ana Konteyner Limanı’nın genişletilmesi hakkında neler düşünüyorsunuz? Biliyorsunuz Mersin bu projeyi de günlerce konuşmuştu? MESİAD ailesi olarak bu projeyi destekliyor musunuz?
Hasan Engin: Mersin Ana Konteyner Limanı yaklaşık 20 yıldan beri süre gelen bir proje. Bu proje de Mersin’in çehresini ve bölgenin çehresini değiştirecek bir proje. MESİAD olarak tabi ki bu projeyi destekliyoruz. Evet mevcut bir limanımız var. Ama bunun yanında devletin 10’uncu, 11’inci kalkınma planlarına koyduğu bir proje. Ve bu kalkınma planlarında yalnız Mersin değil. Filyos ve Çandarlı limanları da var. Filyos ve Çandarlı limanları ihale edildi ve bitti. Şuanda oralarda kısmen çalışmalara başlandı.
Ama ne yazık ki Mersin Ana Konteyner Limanı etüt proje çalışmaları bitmesine rağmen ihale edilememiş ve bir çivi çakılmamış durumda. Son 5 yıllık kalkınma planında Doğu Akdeniz’dir denildi yeri. Bu söylentilerde Mersin kamuoyunda kuşku yarattı Mersin limanımız ilimizden gidecek mi diye… Ve benzer limanında komşu ilimizde yapılacağı söyleniyor. Buradaki limanın tekrar etüt proje çalışmaları devam eder diye söyleniyor. Ama biz bu limanın başka bir ile veya başka bir bölgeye gitmesini istemiyoruz. Mersin’de yapılmasını istiyoruz. Yeri Mersin’dir.
– MESİAD’ın başlatmış olduğu ‘Mersin Nefes İstiyor’ projesinden biraz bahseder misiniz? Bu projede Mersin Çamlıbel Balıkçı Barınağı’nın önemi nedir?
Hasan Engin: Aslında “Mersin Nefes İstiyor” projesini başlatırken Millet Bahçesi’nin yapımı ile beraber yaklaşık oyak arazısi ile birlikte biz 140 dönümlük alanın yeşil alana çevrilmesi ile ilgili hem valiliğimize hem o zaman ki Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan Bakanımıza söyledik. Kendisi de geldi. Beraber basın açıklaması da yaptık. Beraber gezdik. Bu projenin içinde Çamlıbel Balıkçı Barınağı da var.
Çamlıbel Balıkçı Barınağının modernize edilmesi. Yani balıkçı barınağının mevcut şekilde kalarak, büyük çaplı teknelerin başka bir barınağa taşınmasına vesile olmasını istedik. Orası modernleşecek. Modern rıhtımlar olacak. Kıyısı güzel olacak. Daha doğrusu bir çekim merkezi olacak. İnsanların daha rahat gidip alışveriş yapacağı bir alan olur diye düşünüyorum. Biz MESİAD olarak yapılan yenilikçi her projeye tarafız. Ve bu projenin olması da gerekir. O bölgedeki çarşı esnafının ve oradaki dükkanların kapalı kalmasının nedeni de bu. Eğer yapılan diğer AVM’lere bir ilgi varsa biz bu ilginin ters yönde olmasını istiyoruz. Yani merkezde de küçük bir marina olmasını istiyoruz. İlimizde evet büyük bir marinamız var. Eleştiriler alıyor falan ama Mersin’in nefes aldığı, dışarıdan insanların gelip gezdiği bir alanımız var. Burada yeşil alanımız da var. En önemlisi millet bahçemiz var. Oralar güzelleştirildi yapıldı. Yanında da küçük çaplı bir marina da olsun. Güzel teknelerimiz olsun. Ayriyeten su sporlarının olduğu alan da olsun istiyoruz ki müsait bir alan. Böyle bir alan Mersin’e kazandırılırsa Mersin kamuoyu kazanacaktır. Dışarıdan bir ile de yapılmıyor, ilçeye de yapılmıyor. Mersin merkeze yapılıyor. Bu projenin de ivedi bir şekilde hızlandırılmasını bekliyoruz.
– Mersin kamuoyunda konuşulan metro raylı sistemden de biraz bahsedelim. Biliyorsunuz mevcut hükümetin destek verilmediği söyleniyor. Bu konuda siz neler söyleyeceksiniz?
Hasan Engin: Bir metropol kentte metronun olması lazım. Yani metropol kentin de ismi üzerinde metrosu da olması lazım. Metro gelişmişliğin örneğidir. Çağdaşlığın, ilerlemenin bir projesidir. Bu proje de Mersin’e yakışır. Mersin’de hem metro hem de beraberindeki ilave raylı sistemlerin gelişmesi ile Mersin’in ulaşım sorunu çözülecektir diye düşünüyoruz.
Yani metro suyun içinde de gider, suyun altında gider. Her türlü gider. Metro’yu yapan makinalar farklı makinalar. İnsanların bazı endişeleri oluyor. Bataklıdır şudur budur diye ama hiç önemli değil. Makinası farklıdır. Onun jumboları farklıdır. Girdi mi betonlayarak kazarak gidilen bir makinadır. Ve şuanda tünel yapmakta günümüzde kolaydır. Metro tekniği de gelişti ülkemizde. Metroyu yapan firmalarımız da var.
Ama ne yazık ki 17 aydır, iki yıla yakın zamandır bakanlığımızda onay bekliyor. Bunun tezelden onaylanmasını bekliyoruz. Olan Mersin’e oluyor. Herhangi bir belediye başkanı döneminde yapılmış imzalanmış önemli değil. Bu projenin Mersin’e kazandırılması önemli. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yatırım programından çıkmış ama bakanlıkta imza da bekliyor. Bunun imzalanmasını ve metro inşaatının da başlamasını istiyoruz.
– Biliyorsunuz pandemiden sonra dünya çapında ekonomik kriz yaşanmaya başladı. Şuan ki hükümetin uyguladığı Türkiye ekonomi modelini nasıl buluyorsunuz?
Hasan Engin: Evet pandeminden sonra tüm dünyada bir ekonomik kriz oldu. Tüm ülkelerde resesyonlar, enflasyonlar oldu. Ülkemizde bundan nasibini aldı. Bir hayat pahalılığı var. Bir faiz, döviz dengesizliği var. Bir baskılanma var. Lojistikte, ihracatta, ithalatta bu rejimin revize edilmesi gerekir diye düşünüyorum. Bir yapısal reformların olması gerekir diye düşünüyoruz. Türkiye’nin artık orta gelir tuzağından, orta demokrasi tuzağından, adalet, eğitim tuzağından kurtulması gerekir. Bunları Türkiye halkına, Türkiye kamuoyuna sunması gerek. Hem demokrasiyi, hem adaleti, hem gelişmişliği bütün hür olarak bütün hakların demokratik olarak halka sunulması gerekir. Yani herkesin mutlu olması lazım. Evet şuanda çeşitli adımlar atılıyor.
Ama herkeste bu adımların seçime dönük olduğu yönünde kuşkusu var. Mevcut hükümetin açıkladığı, hayata geçirdiği projelerden Emeklilikte Yaşa Takılanlar EYT’liler, cezaların affı, imar affı belki bunun yanında daha da gelecek olan aflar var. Yani olması gerekenler. Türkiye halkı ile barışık olmalı. Helalleşmeli. Yani artık kucaklaşmalı. Kutuplaşmadan ülkemiz çok zararlar gördü. Bunun için Türkiye din, dil, ırk, hiç bir şeyi gözetmeksizin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan vatandaş olan, o kimliği taşıyan herkes ile kucaklaşmalı diye düşünüyorum. Ekonomide de mutlaka çıkış olacaktır.
Yani biz onu bekliyoruz. Her zaman bu böyle devam etmez. Zaman zaman çeşitli dönemlerde de ekonomik kriz olmuştur. 80’li yıllar da oldu. 94’de oldu. 2001 yıllarında da oldu. Bunları yaşadık zaman zaman. Finansal krizler, ekonomik krizler, sanayi, üretim krizleri vs. olmuştur. Bununla da ülkemiz kucaklaşarak üstesinden gelecektir.
– 2023 yılının Türkiye genel seçimleri olacak. Bu konu da kısaca görüşlerinizi alırsak neler söylemek istersiniz?
Hasan Engin: Mersin Türkiye’nin prototipi. Yani küçük Türkiye’dir Mersin. Mersin’de demografik yapı olarak, ekonomik yapı olarak, göçler olarak her konu da Türkiye’nin prototipidir. Mersin’de demokrasi, barış, huzur, mutluluk varsa Türkiye’de vardır. Seçimlerde de biz her meslek grubundan adayların olmasını istiyoruz. Genel merkezlerden ziyade yerel de Mersin’de kabul gören, liyakatli insanların gelmesini istiyoruz. Genel merkezin şu şu olacak diye dayatması ile değil. O genel merkezin vekili olmuş oluyor. Biz burada Mersin’in vekilini istiyoruz. Mersin halkının, Mersin kamuoyunun Mersin ekonomisini bilen ilimizin yaşamını bilen Mersin’deki yörükleri bilen, çalışanı bilen, inşaatını bilen insanlardan olmasını istiyoruz. Seçimin insanlara dönük olmasını istiyoruz. Dışarıdan atama ile ithal vekillerle, ithal insanlarla tabi ki sıkıntıları yaşıyoruz. Ama Mersin’de yaşayanlar Mersin’i en iyi bilenlerdir. Bu tabi bütün iller için geçerli. Temsiliyeti burada yaşayanlar, burada kucaklaşanlar, düğünlerine, cenazelerine gidenlerden olmalıdır vekillerimiz. Kısacası Mersin’imizi, şehrimizi bilenler ile yol alınmalı.
– Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Hasan Engin: Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken Güçlü bir Mersin, Güçlü bir Türkiye istiyoruz. İlimizi seviyoruz. Kucaklaşan ama kutuplaşmayan bir Mersin istiyoruz. Her zaman belirttiğim gibi Mersin’e değer katan yenilikçi projelere daima desteğimiz vardır. Sizlere de buradan ayrıca röportaj için teşekkür ediyorum.
Hasan Beyle yaptiginız bu röportajdan gercekten çok yararlandim..Ozellikle bu röportajı gerceklestiren sizlere ve Mersinimiz icin bu guzel dusuncelere sahip olan Hasan Bey’e basarilar diliyorrum..Mutlu yarinlara