Hayat gayrete aşıktır derim, evet..! hayat gayrete aşıktır her daim.
Bu gayret peki hayatın hangi aşamasında diye soracak olursanız kendinizi bildiğiniz yaşta başlar.
Bir şeyi gerçekleştirmek istediğinizde kısmet kapıları açılır derler. Benim hep buna sonsuz inancım var; siz bir şey isteğin bunun için çabalayın. Evren sizinle işbirliği yapar. Aslında bu gayret bütün kültürlerde farklı ifade edilmiş
İslami kültürde ise;
‘’Sen kalk ki Allah’ta senle beraber kalksın’’ vecizesi laflarımız ve atasözlerimizde var.
‘’İnsanoğlunun en büyük icadı tembelliğine karşı koymasıdır’’
“Alın teriyle ıslanan toprak kurumaz’’
“Emek olmadan yemek olmaz’’
Gençlerin acelesi olmamalı bu hayatta. Küçük şeyler için büyük emekler harcayarak büyük şeyler elde edebilirler. Emeğin inancına inanmaları yeterli.
Emeğimin ve çalışmanın gücüne inandım bu zamana kadar. Güllerimi eke eke geldim bugünlere. Çiçek ekerek ilerlediğiniz yolun güzelliğini ne verebilir size.
Örnek verecek olursam;
Liyakat vardı zamanımızda. Bu liyakata hakikat kardeşti. Son yıllarda bunlardan ödün veriliyor. Liyakatın yerini yalakalık, hakikatın yerini partizanlık aldı. Eğitimli gençler liyakatın ve hakikatın olduğu yerlere göç etti, biz yine düşünmedik sebebini; kimine vatan haini yaftasını yapıştırdık, kimine de giderlerse gitsinler dedik.
Bu durumları düzeltmek için gaipten sesler duymamız mı gerek. İster gaipten ses olsun, ister çiçek ekmenin gücü olsun artık biri duysun bu sesi. Gençlere çiçek ekmenin gücünü anlatalım, çiçekli yolda yürümenin tadını anlatalım.
Bu zamana kadar yolumu çiçek ekerek ilerledim. Bu güzel yolu kendim çizdim ne mutlu bana. Çiçek ekerek ilerlemenin tadı bir başka. Hadi bir, iki, üç diyelim de başlayalım. Arkamızda çiçekli bir yol bırakalım rengarenk olsun bu yol.
Çiçek ekerek ilerlediğimiz yolun hazını alalım.
‘’Çiçek ekerek ilerlediğin yolun hazını ne verebilir’’