Geçti geçiyor Şubat…
Aşk ve sevgi ayı. Ya geriye kalan diğer aylar.
Şubata aşk ve sevgi ayı dedik, peki diğer aylara ne ad verelim? Sağlıklı ilişki kurabilme ayları demek istiyorum geride kalan diğer aylara. Bu ilişki aşk ilişkisi, arkadaş ilişkisi, evlilik ilişkisi olabilir. Bu ilişkiye onbir ayda yetmez aslında on iki aya yaymak için çabalamak gerekir. Hangi ilişki tipi olursa olsun daima sizinle olacak diye bir şey yok. Eğer onun kalbini önemsemezseniz, kalbinin anahtarını bir başkasına verebilir ve bunu geri kazanmanız da bir daha mümkün olmayabilir.
Bugünkü yazım sağlıklı ilişki kurmak üzerine…
Evlilikler, arkadaşlık ilişkileri ve bütün ilişkiler kusursuz beraberlikler değildir aslında, önemli olan konuşabilmek ve bunları dost ilişkisi içinde çözebilmektir. Yazımın devamı ağırlıklı olarak evlilik ilişkisi ve çift ilişkisi üzerinde olacaktır.
Burada yazdıklarım kendi düşüncelerim olup tavsiye niteliği taşımamaktadır. Benim uzmanlık alanım Ortopedi, yazdığım yazı ilişkiler üzerine.
Geçmişteki ilişkiler daha kalıcı ve daha kaliteli ya gördüklerim böyleydi yada tamamı öyleydi.
Peki günümüzde neden ilişkinin sürekliliği sağlanamıyor?
İlişkinin sürekliliği nasıl sağlanacak?
Kaliteli ilişki nasıl sağlanacak?
Kadın ve erkek eşitmidir?
Günümüz hukukunda kadının hukuki statüsü daha çok kadın erkek eşitliği bağlamında değerlendirilmekte olup uluslararası düzenlemelerde veya anayasalarda kanun önünde eşitlik ilkesi esas alınmıştır. Türk Medeni Kanunu’nda da kadın-erkek eşitliğini sağlamak yolunda önemli hükümler getirilmiştir. Ancak gerçek anlamda kadın ve erkek arasında eşitliğin sağlanması toplumu oluşturan bireylerin bu eşitliği içselleştirmesi ile mümkün olabilir. Bunun için de önce ailede, sonra okulda verilecek eğitimle bakış açılarının, toplumdaki kadın algısının değişimi sağlanmalıdır.
Yukarda hukuki anlamda kadın erkek eşitliğini yazdım. Toplumsal anlamda yada ilişki anlamında eşitlikten bahsedecek olursak toplumumuzda kimimiz eşitliği içselleştirememiş kadınlar madur, kimimiz eşitliği abartmış erkekler madur. Çiftler ise eşitlik anlamını kavrayamamış güç savaşları bütün ilişkilerde alıp başını gitmiş. Neden bir evde iki birbirinin benzeri insan yaşasınki.
Evde kanepe ve koltuklar dışında hepsinden birer tane varken neden aynı insandan iki tane olsun ki?
Olması gereken ilişkide kadın ve erkeğin bir birinin tamamlayıcısı olabilmeyi başarabilmeleridir.
Bütün herkesin beklentisi kusursuz evlilikler ve kusursuz ilişkilerdir. Mutlu evlilikler kusursuz evlilikler değil aslında, mutlu evliliklerdede çatışma olağandır. Mutlu ve güçlü evliliklerde çiftler birbirlerinin umutlarını destekler ve ortak amaçları vardır.
İlişkilerdeki temel sorunlardan bahsedelim:
– Birbirini değiştirme isteği
Çiftler birbirinin zihniyetini değiştirmek için yıllarını harcarlar, ancak bu mümkün değildir. Çünkü anlaşmazlıkların çoğunun altında, yaşam tarzı, kişilik ya da değerlere ilişkin köklü farklılıklar yatar. Bu farklılıklar üzerinde kavga ederek ancak zamanlarını boşa harcamayı ve evliliklerine zarar vermeyi başarabilirler.
– Güç Çatışması
Evliliklerde romantizm aşamasından sonra güç çatışması başlar çözüm konuşabilmekten ve dost olmaktan geçmekte iletişim aslında ilişkinin en temel prensiplerinden bir tanesi Çiftler öncelikle birbirlerini güvende hissettirecek güvenli bir alan inşa etmelidir. Bu güven hissi oluşmazsa korku ve kaygılar başlar. İlk duygu ‘evlendiğimi sandığım insan bu değildi’ olur. Ardından hayal kırıklığı ve öfke başlar. İlişkiler güç çatışmasına sıkışıp kaldığında, ilişki biz olmaktan çıkıp sen-ben davasına dönüştüğünde eşler kendi köşelerine çekilirler. karı-koca arasındaki dostluğun niteliği iyi bir ilişkide her zaman ön plana geçer
Bir ilişkisi sürdürmek için, neler yapılmalı?
Sadece onu neden sevdiğinize odaklanın. Odaklandıkça sevginiz de büyüyecektir. Eğer hatalara odaklanırsanız, gördüğünüz her şey, size hata yapmak için bir neden olacaktır.
Sevdiğinize yön vermeye çalışmaktan vazgeçin. Yapmanız gereken sadece onu sevmek.
Eğer bir gün gerçekten değişirse bile bırakın bu değişim sizin isteğinizle değil, kendi tercihiyle olsun.
Hayatınızdaki insanın görevi, sizi “mutlu biri” haline getirmek değil; dolayısıyla “mutsuz biri” de yapamaz. Kendi mutluluğunuzdan sadece siz sorumlusunuz. Bu önemli ayrıntıyı gördüğünüz zaman, ilişkiniz de zaten mutlu bir hal alacaktır.
Sevdiğiniz kişi için aptal olur musunuz?
Evet, olmalısınız. Onun yanında kendinizi fazla ciddiye almayın. Bol bol gülün ve onu da güldürün. Unutmayın ki gülmek, her şeyi kolaylaştırır.
Ödün verin. Diyelim ki sevdiğiniz kişi ödün verme konusunda oldukça başarılı. Fakat şunu bilmelisiniz ki, o kişinin de kendi ruhunu doyurmaya ve geliştirmeye ihtiyacı var.. Bu yüzden birlikte düşünüp ortak hedeflerinizi, hayallerinizi ve yapmak istediklerinizi belirleyin.
Affedici olun. İlişkinizde her zaman affetmeyi seçin ve geçmiş yerine geleceğe odaklanın. Geçmişinizin sizi rehin almasına ve anıların içerisinde kaybolmanıza izin vermeyin. Bu yüzden ilişkinize zarar vermeyi kesin ve her zaman sevgiyi seçin.
Sinirlendiğinizde onu suçlamayın. Çünkü karşısındakini hep kendinden uzaklaştırırlar.
Bir ilişki parmak izine benzer tektir ve kendine has dinamikleri vardır. Diğer ilişkilerle benzer yönleri vardır fakat hiçbir zaman aynı değildir. İlişkinin olmassa olmazlarından biri iletişimdir. Unutmayalımki ilişki iki farklı insanın yeni bir durumu getirmesidir. 2021’in geri kalan aylarında sağlıklı ilişki ile geçen bir yıl diliyorum. Sağlıcakla kalın
